“Unutulma hakkı” kavramı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.06.2015 tarihli ve 2014/4-56 E., 2015/1679 K. sayılı kararı tanımlanmıştır. Söz konusu kararda uyarınca;
“Unutulma hakkı; üstün bir kamu yararı olmadığı sürece, dijital hafızada yer alan geçmişte yaşanılan olumsuz olayların bir süre sonra unutulmasını, başkalarının bilmesini istemediği kişisel verilerin silinmesini ve yayılmasının önlemesini isteme hakkı olarak ifade edilebilir.”
Şeklinde tanımla yapılmış ve şu şekilde devam edilmiştir:
“Bu hak bir yandan kişiye “geçmişini kontrol etme”, “belirli hususların geçmişinden silinmesini ve hatırlanmamayı isteme hakkı” sağladığı gibi, diğer yandan muhataplarına kişi hakkındaki bir kısım bilgilerin üçüncü kişilerin kullanmamasını veya üçüncü kişilerin hatırlamamasına yönelik önlenmeleri alma yükümlülüğü yükler. Bu hakkın; bireylerin fotoğraf, internet günlüğü gibi kendileri hakkındaki içerikleri silmek için üçüncü şahısları zorlamayı içermesinin yanında geçmişteki cezalarına ilişkin bilgilerin veya haklarında olumsuz yorumlara neden olabilecek bilgi ve fotoğraflarının kaldırılmasını isteme hakkını tanıdığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan bu hak, bireyin geçmişindeki belirli yönlerinin mümkün olmayacak biçimde hatırlanmaması için önlemler alınmasını gerektirmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)’nin 8. maddesinde yer alan özel yaşama saygı hakkı altında korunan “mahremiyet hakkı”nın, bireyin kendisi hakkındaki bilgileri kontrol edebilmesi şeklindeki hukuki çıkarlarını da içerdiği ifade edilmektedir. Zira bireyin kendisine ait herhangi bir bilginin, kendi rızası olmaksızın açıklanmaması, yayılmaması ve bu bilgilere başkalarının ulaşamaması kısacası kişisel verilerinin mahrem kalması konusunda hukuki menfaati bulunmaktadır (Gülay Arslan Öncü, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde Özel Yaşamın Korunması, Beta Yayınları, İstanbul 2011, s.182).
Kişiye unutulma hakkının sağlanması ile birlikte özel hayatının gizliliği korunmuş olacaktır.”
Avrupa Adalet Divanı’nın kararlarına doğrudan atıf yapılan söz konusu karar ile son dönemde sıkça duyduğumuz kişisel veriler kavramının bir uzantısı olarak “unutulma hakkı” içtihatta yerini almıştır.
Bu hak kapsamında kişi, internet ortamında kendisi hakkında yer alan her türlü video, resim, bilgi, belge, haber, görüntü ve içeriği talebi ile internet ortamından kaldırtabilir.
Söz konusu talebi olan kişi öncelikle içerik sağlayıcıya söz konusu talebini bildirmelidir. Söz konusu taleple ilgili herhangi bir cevap gelmemesi halinde bu halde talepte bulunan kişi, Kişisel Verileri Koruma Kurumuna başvurabilir. Söz konusu içeriklerle ilgili olarak suç duyurusunda bulunma hakkı da içeriği kaldırmak isteyen kişinin başvurabileceği yollardan biridir.
5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun kapsamında, paylaşılan içerikler nedeniyle hakları ihlal edilen ve manevi anlamda zarar gören kişi de talepte bulunabilir.
Söz konusu işlemin avukat aracılığıyla yapılması daha kesin sonuç almak açısından gereklidir.